12 Ağustos 2015 Çarşamba
Batsın mı Bu Dünya ?
Bazen doğru olduğunu düşündüğün şeyi yaparsın, yanlış olan seni mutlu etse de doğru olana gidersin...
Bazı zamanlar oluyor böyle hayvan gibi mutlusundur ama sonu olmayan saçma bir mutluluk bu. İçeride kalbinle beynin savaşa girer, hayat sürekli böyle zaten. Mantıklı olan vardır, bir de istediğin vardır. Otur düşün bakalım ne yapayım diye... Belki de yaşadığımız en büyük ikilem bu. İstemeden de olsa doğrularımız vardır, yanlışlarımız vardır. Savaşın sonucuna göre birini seçersin. Eveeet buradan konuyu tercihlere bağlıyoruz :)
Yapman gerekeni yapabiliyorsan güçlüsündür ama o kadar mutluluğa aç insanlarız ki, ufacık bir mutluluğun umudun peşinden sürüklenip gidebiliyoruz. Ha yaparken biliyorsun, hatta sonu kötü olunca 'ben nerede yanlış yaptım? ' diye hayıflanıyoruz. Mesela şu an bu işi çözdüğümü görüyorsunuz. Ama gidip yarın aynı şekilde hatalara düşeceğim. Kurallarını bildiğin oyunda bilerek yanmak gibi bir şey bu. Aslında hayatı zor hale getiren insanlar ancak kiminin ağladığı sonuca kimisi gülüyor. Tabi ki hep ortak çıkarlarımız olmayacak ya, bu da dünyanın hiçbir yerde yazmayan saçma kanunlarından sanırım.
Oysa bu kadar zor olmasaydı mutlu olmak, istediğimiz şeylerin gerçekleşme ihtimali bu kadar düşük olmasaydı, böyle hatalar yapmazdık. Peki şimdi sorun nerede? Yine biz insanlarda, biz yapıyoruz, biz zorlaştırıyoruz, biz çekiyoruz...
Ne diyeyim karmaşık varlıklarız. Kadını erkeği ayrı değil, hepimiz karışığız. Sadece bir insanı çözmek bir ömür alır, herhalde bu yüzden evleniyorlar :)
Mesela iki şansımız olsa, yol ayrımına gelince önce birini seçip sonuçlarını görsek beğenmeyince diğerini yaşasak... Farkındayım çok şey istiyorum. Bu dediğim farklı olaylar için oluyor. 'Sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yer' sözünün özü burada yatıyor. Yani ya mutlu olacaksın, ya haklı olacaksın. Çok zor bir seçim. Dünya böylesine zor işte. Tabi şöyle de düşünebiliriz: mutlu olayım nasıl olsa filmin sonunda herkes ölecek :)
Kimseye güvenemezsin yani en çok güvendiğim insanlardan biri annemdi, o da bana kerevizi patates diye yedirince ona da güvenim bitti :) Hiç kimsenin içini bilemeyiz, göremeyiz, emin olamayız Şahsen ben kendimden bile emin olamıyorum. Çok dengesiz bir insanım, ne zaman şeytan ne zaman melek olacağımı ben de bilmiyorum. Bu yüzden arkadaşlarıma sabır diliyorum.
Kuralları daha basit olan bir dünyada yaşamak isterdim. 'Batsın' demeyeceğim bir dünya... Ama benim dengesizliğim her konuda. 1 gün mutluysam 3 gün ağlıyorum hani adalet???
Uzun lafın kısası sorun çok. Gözlerini kapatıp da yaşayabilirsin. ya da gerçeklerle gözünü açarak... Bu da bir seçim meselesi. Dış dünya değil de en büyük sorun herkesin içinde yatıyor işte. Kalp-beyin savaşı! Bakalım bu kez hangisi galip gelecek.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder