6 Kasım 2015 Cuma
KLİŞELİK Mİ?
Seni seviyorum... Ne kadar da klişe bir söz... :)
Hayatımızın içinde köşelere sinmiş böyle klişeler var duydukça gözlerimi devirdiğim. Basmakalıp bunlar, eski telefonlarda şablonlar olur ya "toplantıdayım sonra görüşelim" gibi. Bana göre aynen böyleler. Mesela ayrılırken de "sen benden daha iyilerine layıksın" derler, "hayatında başarılar, mutlu ol" falan... Arkadaş benden ayrılınca mutlu olacaksa olmasın neden mutlu ol diyeyim ki ölsün gebersin sürünsün mümkünse. Daha iyilerine layıksam da bendeki egoyu düşünemiyorum o an. Aslında maske bunlar bir tür kılıf yani farkında olmadan yaptığımız söylediğimiz şeyler de var veya düşünmeden kurduğumuz cümleler. Basit olmamalı bence. Bu kadar herkesin söylediğini söylemek sıradanlaştırıyor aslında hayatı. Farklı olacaksın, farklı yaşayacaksın. Herkes gibi olursan herkesleşirsin, onun da bir tadı olmaz. En azından ben bunu duymuştum olmayacaksın.
O yüzden klişelere karşıyım. Standart yaşayıp monotonlaşmak ne kadar uzun yaşarsan yaşa yıpratır insanı. Depresyona giriyoruz yani çok sıkıcı bir hayatım var oluyor. Konuşurken de söylenen klişe cümleler sıçıyor içine.
Mesela insanlar sevgisini anlatmak için başka cümleler icat etmeli, herkesin söylemediği herkesin bilmediği böyle milletin diline yapışmış sözler yerine kendine has şeyler olacak.
Burdan anlayacağın gibi ezbere de karşıyım ben. Öğrendiğimizi unutmak yerine ezberlediğimizi unutmak daha kolay sonuçta. Bir mantığı olacak yani her ne olursa olsun.
Ya onu bunu geçelim de Köfte' yi çok özledim ben. Her gördüğüm kediyi seviyorum o ayrı mesele de benim sürtüğümün yeri bir başka işte. Benimle yolda yürümek tam bir işkence. Gördüğüm her kediye gidiyorum. Bir arkadaşım kolumdan tutup zorla götürmüştü beni :) Ama çok seviyorum işte kediler beni bu dünyadan alıp götürüyor, mutlu ediyor, huzur veriyor. Bir kedi kucağımda olsun dünya yansa umrumda olmaz :):)
bana bir kedi verin gerisini boş verin :)
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder